“Enflasyonist Politikalar Küçük İşletmeleri Bitiriyor”

Photo of author

Anasayfa » Haberler » Ekonomi » “Enflasyonist Politikalar Küçük İşletmeleri Bitiriyor”

“Enflasyonist Politikalar Küçük İşletmeleri Bitiriyor”

Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (BESOB) Başkanı Fahrettin Bilgit’i ziyaret ettik ve gündeme dair sorularımızı cevaplamasını istedik. Vergi affından yüksek enflasyona, devletten beklenti içinde olunan faizsiz kredi taleplerinden artan enerji fiyatlarına kadar her konuyu konuştuk. Başkan Bilgit, esnafın artan enflasyona yenik düştüğünü ve pek çok işletmenin personel çıkarttığını, çok sayıda işletmenin ise kapanma sürecine girdiğini söyledi.

Sayın Başkan, burada yıkılmaz denileni yıktınız ve yeni bir dönemi başlattınız. Esnaf esnafkarların yıllardır yaşadığı sıkıntıları görerek ve de bu sıkıntıların çözümü için belirli taahhütlerde bulunmanızın ardından bir pandemi süreci yaşandı. Onu da biliyoruz. Pandemi sürecinde insanların yaşadığı zorluklar vardı. Onlar bir yerde çözüldü mü çözülmedi mi tam olarak bilinmiyor. Bu süreçte esnafın durumu nedir? Size yansıyan ve çözüm bekleyen konular nelerdir?

BESOB’A E-TİCARET OFİSİ

“Sayın Cankaya, Bursa’da esnaf odaları birliğinde ve esnaf teşkilatlarında tabii bir değişim oldu. Bu değişimi de Bursalıların özlediğini hissettik ve gördük ki bu değişim yaşandı. Pandemiyle birlikte başlayan süreçte şunları söyleyebiliriz. Bizim esnaf teşkilatlarımızda tecrübe, pratik bilgi çok. Ancak, teoride gelişmeleri işlerine adapte etmekte biraz desteğe ve yardımlara dönem dönem ihtiyaçlar oluyor. Pandemiyle birlikte malum Türkiye’de olduğu gibi dünyada da ticaretin şekli, alışverişleri hep değişti. Biz de bu önümüzdeki süreçte esnaflarımızla ilgili e-ticaret üzerinden çalışmalar yapıyoruz. e-ticaretle ilgili geçtiğimiz dönemde üniversitelerle ortak çalışmalar yaptık. Teknik Üniversite, Uludağ Üniversitesi, Gürsu Belediyesi’nin kolektif kariyer projesinde bir paydaş olarak, öğrencilerle esnaflarımızı buluşturduk.
Esnaflarımızın ticari faaliyetlerini geliştirmelerine katkı sağlamak için o öğrencileri bir ay içerisinde belirli dönemlerde işletmelere gönderdik. Tabii bu pratik bilgiyle, teorik bilgiyi birleştirince insanlarımızın çok daha güzel işler yaptığını da gördük. Bu noktada verim alındığını gördüğümüz için, önümüzdeki dönemde biz burada e-ticaret ofisimizi kuracağız.
Üniversiteli gençlerimizle, esnaf gençlerimizi belirli dönemlerde aynı platformda buluşturarak, ihtiyacı olanlara; e-ticaret, e-ihracat gibi konularda istekli olanlara, ben gelişmeyi istiyorum, değişime hazırım diyenlere, bu işletmelere destek vereceğiz. Önümüzdeki günlerde bu alanda çok güzel projeler olacak. Olumlu yansımalarınıda hep birlikte göreceğiz.”

Sayın Başkan, biliyorsunuz esnaf bir büyük sıkıntı yaşadı. Ekonomik anlamda sonuçlar ortada. Vergilerini ödeyemedi yada öderken zorlandı. Önümüzdeki süreçte yeni bir vergi affı söylentisi var. Verilen süre otuz altı ay veya on altı ay gibi bir süreden bahsediliyor. Bu süre vergilerin yapılandırılması noktasındaki sizce yeterli mi? Yani esnaf bu konudan memnun mu?

ESNAFIN DEVLETTEN BEKLENTİSİ FAİZSİZ KREDİ

“Kemal Bey, her yapılandırma her af bizim için, küçük işletmeler için bir avantajdır bir fırsattır, bir imkandır. Şimdi tüm vergilerde ve Sosyal Sigortalar Kurumu primlerinde esnafımızın gecikme cezaları silinsin ve desteklensin. Bizim bu konuda zaten taleplerimiz var. Şimdi bu üç harfli marketlerin karşısında küçük işletmelerin sıkıntıları tabii ki çok büyük.

Örneğin kiracısınız veya ben sizin kiracınız olduğumu düşüneyim. Size on bin lira kira ödüyorum. Yüzde yirmisi iki bin lira stopaj. Ben sizin adınıza bu vergiyi yatırıyorum. Siz bir de ayrıca yatırıyorsunuz. Ama benim sizin adınıza yatırdığım stopaj vergisini, benim kendi vergimden düşürmesi lazım. Esnafımıza birinci destek bu olmalı. Vergi alanlarında, SSK primlerinde, Bağ-Kur primlerinde aynı şekilde yine esnaftan düşük veya sembolik rakamlarla bu primler alınsın ki bu AVM’lerin karşısında güçlü kalınsın. Faizsiz kredilerle bu işletmelerin desteklenmesini istiyoruz. Ya teşvik edilmesi, alım gücünün özellikle arttırılmasını istiyoruz. Enflasyonun mutlaka düşürülmesini istiyoruz.

olduğu sürece malınızı bugün aldınız, sattığınız fiyata bir ay sonra alıp yeniden yerine koyma şansınız olmuyor. Bunlar hiçbir zaman için küçük işletmelere fayda getirmez. Enflasyonun yüksek olduğu ortamlar  bizlere zarar getiriyor. Çalışırken eritiyoruz işletmelerimizdeki sermayelerimizi. Onun için enflasyonun mutlaka durması lazım.

ENERJİ FİYATLARI ESANAFI ZORLUYOR

Elektrik fiyatlarının altından kalkamaz oldu. Dün yine bir arkadaşımızla konuştuk. Bir
boya fabrikasında baskı yapılan yerde beş yüz çalışanın, üç yüzünün çıkarıldığını duyduk. Sırf elektrik giderlerinden dolayı olduğunu söyledi çalışan bir görevli arkadaşımız.

Küçük işletmelerin vitrinlerinde, örneğin kasap yada marketin dolaplarında yer alan elektrik maliyetleri bir kira kadar maliyet getiriyor. Onun için biz bu konunun bir an önce çözülmesini ve bu yükselişin durdurulmasını istiyoruz.
Vergi afları çıkartılıyor ancak, enflasyon, fiyat artışları bir taraftan devam ettiği zaman; kirasını, elektriği, stopaj vergisini düşünürken yani taksitlendirdiği vergiyi ödemekte yeniden sıkıntıya düşüyor arkadaşlarımız. Bir, iki, üç, dört ödüyor. Yeniden takılıp kalıyor. Ben toplumun orta direk dediğimiz kesiminin hızla günümüzde yükselmesini istiyorum.”

Sayın Başkan sözlerinizden şu manayı çıkarabilir miyim? Esnaf enerjide de bir teşvik politikası, enerji fiyatlarının aşağıya çekilmesini istiyor. Diğer taraftan, üreticiden tüketiciye gelen süreçte
enflasyonun yarattığı koşullar var ve bunun temelinde ‘enerji’ var.

Şunu söylüyorsunuz. Devlet bir yandan enflasyonu düşürsün, diğer taraftan da esnafa destek teşvikleri politikası uygulasın, onu istiyorsunuz.

BESOB’TA ORTAK AKIL SÜRECİ

“Aynen katılıyorum Kemal Bey. Biz tabii göreve geldiğimizden beri esnafımıza dokunacağız dedik. Seksen beş bin kayıtlı esnafımıza dokunmak bizim görevimiz ve yönetim kurulumuzun görevi. Seçilen; denetim, disiplin kurulu hepimizin görevi. Ve göreve geldiğimiz günden itibaren tarihi hanlardan başladık. Sabah beş buçukta toplantılar yaptık esnafla. Yalova yolunda, otosansitte esnafların sorunlarını dinledik. Onların sorunları bizim sorunlarımızdır. Biz o sorunların üzerine yönetim olarak odaklanmak durumundayız. Onlara çözüm üretmek durumundayız. Çözüm üretemezsek eskisinden bir farkımız olmaz. Ancak bu sorunları dinlediğimiz zaman, bizim bir hedefimiz, ilkemiz var diyebiliriz. Ortak akılla bu teşkilatı bir yerlere taşıyacağız.
Esnafımızı dinlediğimiz zaten kendiliğinden sorunlar ortaya çıkıyor. Hatta çözüm önerilerine katkı sağlanıyor. Ortak aklıda işletmiş oluyoruz böylece.

Örneğin bir lastikçide bir sabah toplantımızda ara eleman, aranan eleman diyelim adını. Bu alanda hiç insan yetişmediğini gördük gözlemledik. Bu alanda kursların açılması için gerekli çalışmaları planlayıp önerdik milli eğitime. Şimdi bu alanda çalışmalar yapacağız.

Hal bölgesinde değişik talepler var. Onlarla ilgili çalışmalarımız var.
Haldeki esnafımızda şunu söylüyor. Mazot fiyatları, girdi fiyatları arttıkça sıkıntı yaşıyor. Esnafımızın Antalya’dan veya işte İzmir’den getirdiği ürünün fiyatı durmuyor. Her gittiği seferde maliyet yükseliyor. Süreç oldukça sıkıntılı.
İşte bunun için diyoruz. Elektrik fiyatı dursun. Enerji fiyatları yerinde saysın ki, o arkadaşımız bugün sattığı portakaldan, sattığı bir çift çoraptan, sattığı gömlekten, pantolondan elde ettiği karı bir yatırıma dönüştürme imkanı olsun. Ancak enflasyon olduğu zaman ne oluyor? O aradaki kar erimiş gitmiş oluyor.

İŞLETMELER ENFLASYONA YENİK DÜŞÜYOR

Bizim esnafımızın böyle büyük sermaye gücü olmadığı için, yaptığı işte “ben şu kumaştan stok yapayımda ileride artacak nasılsa” deme şansı yok. Böyle bir birikimi yok zaten. Onun için maliyetlerin bir an önce durmasını istiyoruz. Yoksa bu enflasyon karşısında işletmelerimiz ufak ufak büyüğüde küçüğüde darbe alarak tek tek yok oluyor. Biz bunun durdurulmasını istiyoruz.”

Sayın Başkan, yerele geldiğimizde biliyorsunuz sizin için kanayan bir yara olan Çataltepe Projesi. Kooperatif olarak yaptığınız dükkanlar ve sanayi diyelim nedir son durum burada? Bir açmazda mısınız?

TOKİ YENİDEN ÇATALTEPE’DE Mİ?

“Kemal Bey oradaki son durumu şöyle özetleyelim. Tabii biz göreve geldiğimizden beri bizim Çataltepe olmazsa olmazımızdır. Bu Bursa’nın tüm paydaşlarının olmazsa olmazı.
Sadece bizi ilgilendiren bir sorun değildir yani. Bursa’da tüm paydaşlar bu işe el atmak durumunda. “2008 yılında Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları ve TOKİ iş birliğiyle bu iş başladı. Yüz yirmi beş dükkan bitti. Altyapısı bitti. Ancak 2018 yılında ekonomik sıkıntılardan dolayı TOKİ almış olduğu ihaleleri durdurdu. Yarım kalanlara devam etti. Hiç başlamadıklarınıda orada bıraktı. Bırakınca tabii Çataltepe Sanayi’den TOKİ çekildi. Kurun bir kooperatif siz işinize bakın yavaş yavaş bunu çözersiniz gibilerinden bir tavır ortaya çıktı sanki. Tabii o zamanlar TOKİ’ye ödemelerde de biraz ufak tefek eksikler olunca fırsat bildi bunu. TOKİ çekildi. Ancak TOKİ’nin buradan çekilmesine Bursa olarak seyirci kalamayız biz. Buna mutlaka el atılması lazım.
Biz göreve geldiğimizden beri İl Başkanımız Davut Gürkan Bey’e, Büyükşehir Belediye Başkanımıza her platformda bu konuyu dile getirdik. Konuştuk. Şu anda her ikisi de ilgileniyor konuyla. Belediye Başkanımız geçtiğimiz günlerde bir toplantıda bununla ilgilendiğini, TOKİ’nin yeniden buraya teklif hazırladığını ilan etti. Toplantıda Sayın Davut Gürkan da aynı şekilde ifade etti.

YENİ İŞYERİM, YENİ EVİM

Yine birlikte yaptığımız bir toplantıda gördük ki TOKİ buraya gerekli bir çalışma yapıyor. Üç yüz yirmi beş dükkan üzerinde hazırlıklar yapıyor. Çevre Şehircilik Bakanımız devrede olduğunu söylediler. Geçtiğimiz günlerde biz, Kestel Belediyesini ziyarete gittiğimizde Sayın Belediye Başkanımızla bu konuyu gündeme getirdik. Yani ‘olmazsa olmazımız Sayın Başkan’ dedik. ‘Bunu bir şekilde halletmemiz lazım’.

Şimdi o bölgelere, Çataltepe’nin olduğu bölgelere TOKİ’nin ‘Yeni İş Yeri, Yeni Evim’ diye bir çalışması var. Evet. Şimdi siz orada bir çalışma yapacağınıza gelin burada altyapısı bitmiş yerimiz var, bunu bitirelim. Ondan sonra yine yeni iş yerim, yeni evime devam edelim. Bu projenin burada yarım kalması bence hiç hoş değil . Hazır mevcut olan yer. Biz konunun üzerinde duruyoruz. Biz bu işi bırakmayacağız Kemal Bey. Biz bu sanayiyi olmazsa olmazımızı Bursa’ya kazandıracağız. Bursa’nın paydaşlarıyla bürokrasisi, valiliği, belediyeleriyle kazandırmak durumundayız. Başka seçeneğimiz yok.”

İSTANBUL YOLU, KOBİ ÖLÇEKLİ YAN SANAYİLER

Sayin Başkan, Yalova Yolu yeni adıyla İstanbul Yolu üzerinde tamirci esnafı olan bir grup var. Fakat alabildiğince estetiksel bir sıkıntı var. Sizde takdir edersiniz bu güzergah üzerinde olan görsel sıkıntıyı. Küçük orta ölçekli sanayi işi yapan, özgün işletmeler var burada. Bunlarla ilgili ortaya koyduğunuz,  ‘KOBİ Ölçekli Yan Sanayiler’ oluşturma tarzında projeleriniz varmı?
Siz esnaf odası olarak böyle bir çalışma içerisine girer misiniz? Yani esnafın daha böyle merkezi bir yerde, dar olmayan, daha modern ve çağdaş bir şekilde işini yöneteceği alanlar düşünüyor musunuz, projeleriniz arasında varmı?

Şu anda bizim 21 tane sektörümüz var. Evet. Bu Çataltepe’ye hak sahibi olan, para yatıran esnaflarımız var. Yalova Yolu üzerindeki esnaflarımız da var. Yani Gökdere’de olanlar da var.
Şimdi her iki taraftada kentsel dönüşüm başladı. Tabii bunların çıkartılması gerekiyor.

Bu kurumlara daha önce iyi bir planlama yapıp, işletmelerimizi Bursa’nın belirli değişik semtlerinde konumlandırabilirdik. Beş yüzlü, üç yüzlü, değişik sektörlerde bir araya getirip küçük sanayi arsaları üretilebilirdi. Olmamış.

2500 ESNAF ÇATALTEPE’Yİ BEKLİYOR

Ancak şu anda burada 2500 tane esnaf için bir Çataltepe hazırı yakalanmış. Ben bu projenin bir an önce hayata geçirilmesini istiyorum. Yani yeni sanayiler dar alanlarda daha iyi, daha kolay olur. Fakat şu anda da o anlamda çok arsa üretildiğini sanmıyorum. Belediyelerimizin var mıdır yeri yok mudur? Onu da çok bilemiyoruz. Ama öncelikle bu 21-22 sektörü, meslek grubunun dükkanlarını Çataltepe’yi yaparak buraya taşırsak yol almış oluruz.

Otosansit daha şurada on yıl oldu yeni toparladı. Fakat şehrin içinde kaldı. Yani otosansit şehrin içinde, Beşevler şehrin içinde kaldı. Yaşam alanlarının içinde sanayi ne kadar düşünülür, ne kadar sağlıklı olur, yarın o da tartışma konusu olacaktır.

Fakat bizim önceliğimiz bu gün itibariyle şu olmalı. Çataltepe’deki sanayiyi şehre kazandırıp, Yalova (İstanbul) Yolu’ndakileri, Gökdelen’dekileri Çataltepe’ye taşımamız lazım. Yalova Yolu’nda küçük işletmeler şu anda Gemlik sanayisinden dükkan tutuyor. Yok, dükkan yok çünkü. Çalışmalarımız bu yönde Kemal Bey. Biz bu Çataltepe Sanayi ile ilgili mücadelemizi sürdürüyoruz. Yatıyoruz kalkıyoruz bizim işimiz bununla. Bunun bir şekilde sonuca ulaşması için elimizden geleni yapıyoruz, yapmayada devam edeceğiz. Taki süreç olumlu yönde sonlanana kadar”

Şu notu düşmek isterimki, Türkiye genelinde çok sayıda projeyi başlayıp bitiren TOKİ ve şehir dinamikleri bu noktada gereğini bir an evvel yapmalı. Görünen o ki, Bursa’nın çözüm bekleyen konularından biri Çataltepe.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan. Ben teşekkür ederim.

Yorum yapın